19 Şubat 2012 Pazar

Sevmiyorsan anlarım


etrafta konuşacak kimse olmadığında.. yada etrafındakiler duymak istediklerini söylemediklerinde..
kendi kendime konuşmayı hatta tıpkı şuan olduğu gibi yazmayı daha çok seviyorum..
ahh be halil sezai sende olmasan ne yapacakmışım?
birbirini incitenlere toplumsal mesaj vermeye geldim :D incitmeyin...
mesaj iletildi.. ama alındımı? muallak...

bugün sahildeki rüzgar sendin.. üşümedim..

ne yapmak istiyorum söyliyim mi? seni sevmek istiyorum
akşam eve gelişini beklemek.. sana en sevdiğin yemeği hazırlamak
süslenmek püslenmek... zil çalınca koşmak hatta anahtarınla açsan bile sesini duyup koşup gelmek istiyorum..
eski kafalıyım ben :D montunu almalıyım sırtından.. ayakkabılarını falan..
hatta hoşgeldin demek sarılmak öpmek...
ellerini yıka hemen gel sofra hazır diye seslenmek istiyorum sana mis kokulu mutfaktan.. sende lavabodan seslensen mesela ne yemek var hayatım diye :)

bunu hayal ediyorum ben işte....
çatlayana kadar yemeyelim aç yatalım..
öldürene kadar sevmeyelim küs yatalım...
affetmeyi bilip ateşkes yapalım..

ama ayrı olmayalım...

halil sezaiye söyleyin bana gelsin.. isyan öyle olmaz böyle olur...
seviyorum uleeeeeeeynnnnnnnnnnnnnnnn
:)) hani düşünüyorum oluyor..
hayal kuruyorum oluyor..
peki neden seninle olmuyor?

üzülmüyorum. elbette canım acıyor ama üzülmüyorum bilakis geç gelen mutluluğa edilen gülümseyişsin benim için...
ilk defa şekerin tadını almak hatta seninle olmak..
sadece ödüm kopuyor bu hayattan veda etmeden gidersen diye.
ve yine ödüm kopuyor beni ite ite o hayatından men ediceksin diye.

git de ona eywallah ama beni itme..

Hiç yorum yok: